Kayıp Madenci

Ereğli'de kayıp madenci hem karadan hem de denizden aranıyor

SİNAN KABATEPE | ZONGULDAK - 21.01.2013 18:24:10

  Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde, sabah vardiya çıkışı sonrasında ortalıklardan kaybolan madenci Tahsin Yiğit’i (38) arama çalışmaları bugün de devam etti. Zonguldak İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri hem karadan hem de denizden aramalarını sürdürüyor.

Türkiye Taş kömürü Kurumu (TTK) armutçuk müessesi havalandırma bölümünde dün saat 08.00’de vardiyası çıkışında arkadaşlarına biraz dolaşıp eve gideceğini söyleyen ve bir daha haber alınamayan evli ve 3 çocuk babası maden işçisi Tahsin Yiğit’e hala ulaşılamadı. Ekipler gün boyu kayıp madenciyi arama çalışmalarını sürdürdü. Zonguldak İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) hücumbotu da arama kurtarma çalışmalarına dahil edildi. Öğle saatlerinde ilçeye gelen AFAD ekipleri, Karadeniz Bölge Komutanlığında hücumbotu denize indirerek sahil boyunca arama çalışması başlattı.

İbrahim Kırnapçı, Hüseyin Saygın ve Murat Kanlı’ dan oluşan ekip, Ereğli Limanı'ndan çıkış yaparak Kandilli mevkiinde 17 Nolu havalandırma istasyonu boyunca yaklaşık 20 kilometrelik alanda arama çalışması yaptı. Arama çalışmalarında dip arama sonarını da kullanan ekipler, arama boyunca kayıp Madenci Tahsin Yiğit’ e ulaşamadı.

Çalışmalarla ilgili olarak bilgi veren Ereğli Kaymakamı İbrahim Çay, arama kurtarma çalışmasının hem karadan hem de denizden devam ettiğini söyledi. Çay açıklamasında, “Kömür ocağında çalışan maden işçimizle ilgili olarak bilindiği üzere İl Afet ve acil Durum Müdürlüğü ekipleri Ereğli’ ye geldi. Kaybolduğu ihbarı geldikten sonra hem denizden hem de karadan arama çalışmalarımız devam etmekte. İnşallah madencimiz ile ilgili olarak olumlu bir sonuç alırız. Arama çalışmalarımız devam etmektedir.” dedi.

Bir Çöp Hikayesi

Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesinden dört genç bitirme projelerini gerçekleştirmek üzere yola çıktılar… Daha önce işlenmemiş bu proje onları çöpün dünyasına soktu ve çöpün insanlarıyla konuşturdu.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığından yeterli kredi çıkmadığı için

Fransa'da Eşcinsel Evliliğe Karşı Yürüyüş

Fransa’da en az 300 bin kişinin katılacağı yürüyüş için hazırlanılıyor. Fransa’nn başkenti Paris’in 3 bölgesinde başlayan yürüyüş Champ de mars bölgesinde buluşacaklar. Yürüyüşün akşam saatlerinde bitirilmesi planlanıyor.   Eşcinsel evliliğe karşı yapılan yürüyüşün önde gelen isimleri resmi eşcinsel evlilik yapılmasın karşı olan belediye başkanları yer alıyor. Paris Polisinde tüm izinler iptal edilerek seferberlik alarmı verildi. Yürüyüşlerde olay çıkmaması için Fransız Polisi en üst düzey alarma geçirildi.   Anamuhalefetteki Halk Hareketi Birliği (UMP) başta olmak üzere sağcı ve muhafazakar partiler ile Katolik derneklerin, yasa tasarısı aleyhindeki gösteriye yoğun ilgi gösterdiği gözleniyor. Eşcinsel evliliğe karşı çıkan Müslüman dernekleri de Katolik derneklerle yasa tasarısına karşı çıkıyor.   Katolik Kilisesi’nden yapılan açıklamada, tasarıya kesinlikle karşı olduklarını ve muhafazakar seçmenlerin tasarıya tepkisiz kalmamaları istendi. Fransa'da özel Katolik okulların, tasarıyla ilgili tartışmaya müdahil olmasından çekinen hükümet, okul müdürlerine ''dikkatli'' olunması çağrısı yapıyor. Fransız kamuoyu eşcinsel evliliğe soğuk bakmıyor. Seçmenlerin büyük bir çoğunluğu kişisel özgürlükler adına eşcinsel evliliklerin kimseyi ilgilendirmediğini ve yapılabileceği görüşünü paylaşıyor. Seçmenlerin %54’ü tasarının onaylanmasının gerektiğini düşünüyor.

Kar Eğitime Engel Oluyor

Kış bütün yurtta hayatı olumsuz etkilemeye devam ediyor. Ülkenin hemen hemen bütün bölgeleri kara teslim oldu. Yurt genelinde yoğun kar yağışı, bir çok il ve ilçede okulların tatil edilmesine sebep oldu. Kış şartlarından nasibini alan Konya'nın Doğanhisar ve Cihanbeyli ilçelerinde yoğun kar yağışı nedeni ile eğitime 1 gün ara verildi. 

Konya valiliğinden gelen resmi açıklama ile tatil edilen Doğanhisar ve Cihanbeyli ilçelerinde kar yağışı aralıklı olarak devam ediyor. Yapılan açıklamada vatandaşlara mecbur kalmadıkça trafiğe özel araçları ile çıkmamaları ve toplu taşıma araçlarını tercih etmeleri konusunda uyarıldı. 

Adet Söktürücü Bitkiler

Geciken reglde ilk akla gelen gebeliktir. Fakat pek çok sebep bu oluşumu geciktirmiş olabilir. Adet söktürücü bitkiler. Stres, sigara, dengesiz beslenme ve hormonal sebepler sayılabilir. Bitkisel olarak bu durumu düzenlemeye destek çözümlerle her şeyin normale dönmesi sağlanabilir.

Maydanoz, civanperçemi, papatya, nane, nergis, kimyon, safran, rezene, anason, havuç tohumu, karabaş otu, misk ve adaçayı. Bu bitkilerden istenilen herhangi biri çay olarak demlenir ve günde 3-4 bardak içilir.

2 çay kaşığı dövülmüş dereotu tohumu çay olarak demlenir ve içilir.

Kereviz ve taze üvez meyvesi tüketmenin adet söktürücü faydaları vardır.

Adet söktürücü diye adlandırılan ilaçlar (haplar, tabletler, iğneler) kadın hastalıkları ile ilgili en sık kullanılan ilaçlardır ve çoğu kadın en az bir kere kullanmıştır. Bu ilaçların bu kadar yaygın kullanılmasına rağmen öncelikle şunu belirtmek gerekir ki asla doktor denetimi altında olmadan kullanılmaları gereken ilaçlardır. Bunlar hormon içeren ilaçlardır ve bu nedenle doktor denetimi altında olmadan yanlış kullanımlar adet düzensizliği başta olmak üzere bir takım problemelre yol açabilirler.

Adet (regl) söktürücü bitkiler sadece progesteron (gestagen) hormonu içeren ilaçlardır. Bazı durularda östrojen ve progesteron hormonu içeren ilaçlar da adet söktürücü olarak kullanılırlar.

Adet söktürücü ilaçlar nasıl etki eder?

Adet söktürücü ilaçların etki mekanizması kadının normal adet düzenini taklit etmesine dayanır. Kadınların adet döngülerinin ilk yarısında östrojen hormonu, ikinci yarısında progesteron hormonu baskındır. İkinci yarıda artan bu progesteron hormonunun azalması (progesteron çekilmesi) sonucunda adet kanaması başlar. adet söktürücü ilaçlar da aynen bu durumu taklit eder, önce progesteron verilir daha sonra ilaç kesildiğinde progesteron azalır ve kanama olur. Adet kanaması genellikle ilaç kesildikten 3-5 gün sonra başlar. Bazen 1 hafta – 10 günü bulabilir adetin başlaması.

Adet söktürücü bitkiler kullanılırken hamilelik şüphesinin kesinlikle olmaması gerekir çünkü bu ilaçların çoğu hamilelik sırasında kullanılmayan ilaçlardır. Bazı progesteron içeren ilaçlar hem adet söktürücü olarak hem de gebelik de bazı durumların tedavisinde kullanılırlar.

Sonuç olarak adet söktürücü bitkiler diğer ilaçlar gibi asla doktor kontrolü altında olmadan kullanılmamalıdır, bunların kullanım zamanı ve dozu önemlidir. Her adet gecikmesi adet söktürücü kullanılmasını gerektirmez. Bazı adet gecikmelerinde başka ilaçların kullanılması gerekebilir ve adet söktürücü ilaçlar bu durumda faydadan çok zarar getirebilir.

Anne Karnında Yaşam Mücadelesi

KONYA'da 14 haftalıkken ikiz kardeşini düşük yüzünden kaybeden, doktorların müdahalesiyle 26 haftalıkken erken doğumla dünyaya gelen bebek, yaşama azmiyle şaşırtıyor. Kuvözde tutulan 760 gram ağırlığındaki kız bebeğin sağlık durumu her geçen gün iyiye gidiyor.

Konya'nın Cihanbeyli İlçesi'nde yaşayan 2 yıllık evli ev kadını 27 yaşındaki F.K. ikiz çocuklarına hamile kaldı. Ancak F.K. hamileliğinin 14'üncü haftasında rahatsızlandı. Acil olarak Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof.Dr. Metin Çapar tarafından yapılan muayene sonrası ikizlerden birinin düştüğü tespit edildi. Diğer bebeği kurtarmak için F.K. acil olarak ameliyata alındı. Prof.Dr. Çapar tarafından yapılan müdahale sonrası F.K.'nın rahim ağzı kapatılarak ikinci bebeğin düşmesi engellendi.

İkiz bebeklerinden birini düşük sonrası kaybeden F.K. kontrollü bir şekilde hamileliğini devam ettirirken, 26'ıncı haftada yine düşük riski ile Konya Özel Medicana Hastanesi'ne yatırıldı. Prof.Dr. Metin Çapar tarafından yapılan kontroller sonrası düşük riski bulunan ikinci bebek geçen 12 Aralık tarihinde erken doğumla normal yolla dünyaya geldi. Kuvözde tedavi altında tutulan bebek yaşama azmiyle büyük dikkat çekti.

İkiz kardeşini anne karnındayken kaybeden ve erken doğumla dünyaya gelen kız bebeğin sağlık durumunun iyi olduğunu belirten Prof. Dr. Metin Çapar, "Hastamız ikiz hamileliğinin 14'üncü haftasında düşük yapması sonucu ikizlerden birini kaybetti. Diğer bebeğin zarar görmemesi ve düşmemesi için anne hemen ameliyata alındı. Rahim ağzı kapatılarak hamileliğin devamı sağlandı. Fakat 26'ıncı haftada annede düşük riski bulunduğu için ikinci çocuğun doğumu gerçekleştirildi. Çocuğu kuvöze alarak yaşamasını sağladık. Genellikle ikiz hamileliklerde çocuklardan biri düştü mü, diğeri de düşer. Ama biz bunu engelleyerek ikinci çocuğun yaşamasını sağladık" dedi.